30 Ocak 2011 Pazar

Red Riding Trilogy: Bu Kuzey'in Çivisi Çıkmış


Red Riding üçlemesi aslında İngiliz kanalı Channel 4'ün çekmiş olduğu 3 adet 90 dakikalık filmden oluşuyor. Ama yurtdışında festivallerde ve sınırlı sayıda gösterime girmişliği de var. Benim ilgimi çeken ilk faktör, yeni Spidey, Social Network'ün en parlayan ismi Andrew Garfield'in kadroda olmasıydı. Bu adamın bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar filmle dolu olan tüm kariyerini izlemekle hükümlü gibi hissediyorum kendimi ki ileride "Yeni Spider-Man" diye iyice ünlendiğinde "ameaaan ben onu daha tıfıl bir İngiliz aktörken tanırım" diye çok bilmişlik yapacağım.

Red Riding, 9 yıla yayılan ve farklı karakterler aracılığı ile anlatılan bir "İngilizlerin ciğeri çürümüş" hikayesi. Her film farklı yıllarda geçiyor. 1974, 1980, 1983. Hepsi aynı çevrede (Kuzey Bölgesi) benzer suçlarla ilgileniyor. Her filmde farklı bir karakter (gazeteci, polis, avukat) İngiltre'nin çürümüş iç işlerine, derin devlet (bu kavram bize özgü değil, değil mi? :)) kavramına ve yozlaşan topluma ışık tutuyor. Bu yüzden aslında cesur bir proje. Çünkü filmde anlatılan bazı olaylar İngiltre'nin gerçek tarihindeki olaylarla paralellik taşıyor. Ve sisteme getirilen eleştiri yine adamların kendileri tarafından getiriliyor. Bunun bizim ülkemizde olmasını düşünemiyorum bile. Biz ancak Kurtlar Vadisi gibi bir proje ile izin verildiği kadarı ile ve lafı geveleyerek bir şeyler yapmaya çalışırken Red Riding, İngiliz halkını kendi güvenlerini sorgulayacak kadar derine götürüyor izleyicisini.

Yine de serinin final filmi olan 1983, oldukça yavan ve tatmin edicilikten uzak bir final yapıyor. Bu da en büyük eksisi. İyi çekilmiş ve oynanmış cesur bir serinin finalinde seyirciye her ne kadar ufak bir umut aşılansa da cezalandırılanın sadece bir birey olup, sisteme dair hiç bir kapanış sunmaması insanın canını sıkan önemli bir detay. Belki bu İngiltre'de bazı şeylerin hala değişmemesinden kaynaklanıyor olabilir ama Red Riding'in bir belgesel olmaması bu bahaneyi de ortadan kaldırıyor.

İngiliz dramalarının ve tv filmlerinin kalitesi bellidir. Az ama öz bölüm çeken dizileri, böyle starlar geçidi filmleri filan ünlüdür. Red Riding de bu furyanın iyi bir örneği. Kesinlikle iyi bir seri ama "unutulmaz" olmanın kıyısından yaptığı o başıboş finalle dönüyor.

Red Riding Trilogy
1974 - 78/100
1980 - 75/100
1983 - 60/100

Hiç yorum yok: